Kadın kanserlerinin erken tanısında %50 azalma var. Uzmanlar bu veriyi “Kadınlar Covid’den kaçarken kansere yakalanıyor.” şeklinde yorumluyor.
Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Fuat Demirkıran, pandemi nedeniyle kadınların hastaneye gitmekten sakındığını fakat jinekolojik kanserlere yakalanma tehlikesinin arttığını ifade etti. Prof. Dr. Demirkıran, dünya genelinde yapılan çalışmalarda kadın kanserlerinde, özellikle meme kanserinde, erken tanı oranının Covid-19 ile birlikte %50 oranında düştüğünü aktararak benzer bir durumun jinekolojik kanserler görüldüğünü aktardı.
Dünyada kalp hastalıklarından sonra en çok ölüme yol açan hastalıklar arasında Jinekolojik kanserler yer alıyor. Bu kanserler içinde bulunan serviks (rahim ağzı) kanseri ise kadınlarda en sık görülen kanserler arasında üçüncü sırada. Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği ve İstanbul Üniversitesi- Cerrahpaşa, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Jinekolojik Onkoloji Bilimdalı Başkanı Prof. Dr. Fuat Demirkıran, Ocak ayının Serviks Kanseri Farkındalık ayı olduğuna dikkat çekti ve jinekolojik kanserler konusunda önemli uyarılarda bulundu. Bu yıl Covid-19 nedeniyle kadın kanserlerinin erken teşhisinin büyük oranda azaldığına işaret etti.
Pandemi uzayınca kontrollere gidenlerin sayısı azaldı
Prof. Dr. Demirkıran, pandemi başladığı dönemde tüm dünyada olduğu gibi Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği olarak jinekolojik kanserlerin yönetiminde birtakım değişiklikler yapmak zorunda kaldıklarını belirtti. Bazı kanser türlerinin gelişmesinin daha yavaş olmasından dolayı pandemi sebebiyle bunlarda tedaviyi kısmen geciktirdiklerini aktaran Demirkıran, rahim ağzı kanseri, yumurtalık kanseri gibi kanserlerin tedavisini ise aksatmadan devam ettirdiklerini vurguladı. Ancak pandemi uzayınca tedavi protokollerinin de aksadığını ifade eden uzman isim, hastaların bir bölümünün hastaneye gelmemeye başladığını dile getirdi.
Erken tanıda %50 azalma oldu
Covid pandemisi süresince dünyadan gelen çalışma sonuçlarına göre kadın kanserlerinin erken tanısında %50 oranında bir azalma olduğunu söyleyen Prof. Dr. Demirkıran, Türkiye’deki jinekolojik kanserler açısından böyle bir çalışmanın henüz olmadığını fakat gözlemsel değerlendirmeden bahsedildiğinde Türkiye’deki jinekolojik onkoloji merkezlerinin bu konudaki izlenimlerinin de buna benzediğini belirtti. Jinekolojik kanserlerde, rahim ağzı kanseri hariç olmak üzere en büyük risk grubunun menopoz dönemindeki kadınlar olduğunun altını çizen Prof. Dr. Demirkıran, bu kanserlerin daha çok, 40 yaş ve üstü dönemde görüldüğünü aktardı.
Çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu ve tedavisi!
Prof. Dr. Kamburoğlu: Estetik doğal olandır, sonuç doğal değilse estetik de olmaz
Pandemide iki şey arttı: Gebelik ve cinsel isteksizlik